Polen mevsiminin gelmesiyle birlikte burun tıkanıklığı, geniz akıntısı, hapşırma, burun ve göz kaşıntıları, beğenilen sulanma, göz kızartıları, yüz ve bedende kaşıntılar, nefes darlığı ve hışırtılı teneffüs olarak ortaya çıkan bahar alerjileri görülme sıklığı arttı.

Türkiye’de her 4 şahıstan 1’inde alerjik hastalık olduğunu ve alerjinin daha çok orta ve genç yaş gurubunu etkilediğini söz eden Alerjik Hastalıklar ve Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Sami Öztürk, yapılan çalışmalarda 10 ila 20 yaş gurubu ortasında toplumun yüzde 20-25 ortasında alerjik nezlesi olduğunun tespit edildiğini söyledi.

En çok rastlanan alerjik hastalığın saman nezlesi olduğunu hatırlatan Öztürk, saman nezlesi olan şahısların yüzde 30 ila 50’sinde astım hastalığı bulunduğunu ve bu yüzden polen alerjisi olanların teşhisleri konmadıysa alerji deri testi ile teşhislerini koydurmaları, alerji ilaçlarını sistemli kullanmaları ve alerji uzmanı denetiminde tedavilerini sağlayarak hastalıklarının astıma dönmesini engellemeleri ve tabip teklifiyle ilaç kullanarak yanlış teşhislerin konmasını önlemeleri gerektiği ikazında bulundu.

KORONAVİRÜSE YAKALANMA RİSKİ DAHA FAZLA

Saman nezlesi olan şahısların koronavirüs hastalığına yakalanma riskinin daha fazla olduğunu belirten Prof. Dr. Öztürk, bunun nedeninin burun kaşınması, tıkanması, göz sulanması ve kaşıntısı nedeniyle şahısların ellerini burunlarına götürme gereksinimlerinin artması, gözlerine elleriyle temas etmeleri, maskelerini sık sık çıkartıp burunlarını temizlemeleri olarak açıkladı. Öztürk, enfekte olmuş ellerin temasının artmasından ötürü saman nezlesi olan hastalarda koronavirüs hastalığının daha fazla görüleceğini lisana getirdi.

Koronavirüs hastalığı ile alerjik nezlenin ortak belirtileri olduğunu hatırlatan Prof. Dr. Öztürk, ikisinde de öksürük ve nefes darlığı olabildiğini, burun tıkanıklığı biçiminde yakınmaların meydana gelebileceğini belirterek, “Geçen yıl hastalarımız burun tıkanması, geniz akıntısına bağlı öksürük, nefes darlığı yakınmalarıyla geldiğinde ‘Bende de koronavirüs hastalığı var mı?’ diyerek müracaat ettiler. Muayenelerde polen nezlesi tespit edilen bu şahıslar birtakım ilaçlarla rahatlatıldı ve koronavirüs hastalığı olmadığı tespit edildi. Koronavirüs hastası olup da bahar nezlesi zannedip doktora gitmeyenler ya da geç gidenler de oldu. Bunlar hastalığın teşhisini geciktirdi ve virüsün akciğere inmesiyle koronavirüs zatürresi olup tedavisi geciken hastalarımız da oldu” tabirlerini kullandı.

BAHAR ALERJİLERİNE KARŞI TEKLİFLER

Prof. Dr. Öztürk, polene bağlı görülen alerjik nezle ve göz nezlesine karşı şu tekliflerde bulundu:

– Polenin çok olduğu sabah saatlerinde ve rüzgarlı saatlerde dışarı çıkılmamalı.

– Kesinlikle maske ile dış ortamda dolaşılmalı, bunun haricinde güneş gözlüğü takılmalı.

– Şayet alerjik nezleye ya da göz nezlesine bağlı elimizi, burnumuza ve gözümüze götürme muhtaçlığı varsa mümkünse elimizi yıkayarak ya da dezenfekte ederek burun ve göz paklığı yapılmalı. Bu bireyler gün içinde 3-4 saatte bir maskelerini değiştirmeli.

– Alerjik nezlede öncelikle alerjenlerden yani polenlerden korunulmalı. Dış ortamda kesinlikle maske takılmalı ve meskene gelindiği vakit kesinlikle duş alınmalıdır.

– Burunda ve beğenilen polenler biriktiğinden konuta gelindiği ya da iş yerine gidildiği vakit su ile yüz ve burun paklığı kişiyi rahatlatacaktır.

– Sabah erken ve rüzgarlı saatlerde dış ortama çıkılmaması polenlerle teması azaltarak kişinin alerjik nezle olmasını büyük oranda engelleyecektir.

Ensonhaber